Önce biraz bu anketten söz edelim. Ocak ayında Twitter’da açılan ve kısaca “siz de katılın” anonsuna yanıt verip ankete katılan 2500 civarı katılımcı elenip 880’e düşürülüyor. Onların anket yanıtlarıyla da bu rapor oluşuyor. Rapor Mart 2009’da hazırlanmış.
880 kişilik katılımcı kitlesi hakkında biraz bilgi verelim, katılımcıların %70’i kendi işinin sahibi, freelance çalışan, uzman, danışman olarak çalışan, bireysel iş sahibi yani kısaca small business owner (küçük esnaf) olarak adlandırabileceğimiz bir kesimden oluşuyor. Takip eden %26’lık kitle, herhangi bir şirkette çalışan insanlar. Yaşlarına gelince; katılımcıların %78.1’i 30-59 yaş aralığında. Katılımcıların %56’sının bayan olduğunu da belirtelim.
İşte öne çıkan sonuçlar;
Sosyal medya pazarlamasını yüksek oranda (% 90+) 30-39 yaş grubu kitlesi kullanıyor.
İş sahibi insanlar çalışan insanlardan çok daha fazla sosyal medyayı kullanıyor.
İşleri için sosyal medyayı kullanan kullanıcıların büyük kısmı (%72) ya yeni kullanmaya başlamış ya da sadece birkaç aydır düzenli kullanıyor.
Kullanıcıların %64’ü haftada 5 saat ve üzerinde kullanıyor sosyal medyayı. Bir diğer ilginç veri; %9.6’lık bir kitlenin haftada 20 saatten fazla kullanıyor oluşu. Burada dikkat çekici nokta; kullanıcıların sosyal medyayı kullanım süresiyle orantılı olarak harcadıkları zamanın da artıyor oluşu. Örneğin sosyal medyayı yeni kullanmaya başlayanlar bu işe haftada ortalama iki saat ayırırken bir yıl ya da daha uzun süredir kullananlar haftada 20 saatten fazla zamanlarını bu işe ayırıyor.
Sosyal medya pazarlamayı kullananların büyük kısmını (%44.8) 30-39 yaş grubu insanlar oluşturuyor.
Bu işin avantajlarına gelince... İş için yeni açılımlar doğurması en başta gelen fayda olarak gösterilmiş. %81’lik kesim harcadıkları eforun karşılığını işlerinde yeni açılımlar olarak gördüklerini söylemiş. %61’lik bir kesim sosyal medyanın faydası olarak trafiklerinde/üyelerinde artışı göstermiş. Burada beklenmedik sonuç; önemli bir kitlenin –ki %52’lik bir kitledir bu, arama sonuçlarındaki yükselişlerini fayda olarak raporlamaları olmuş.
Harcanan zaman karşılığında (bir yıl ya da daha uzun zamandır sosyal medyayı kullananların) işleriyle yakın-bağlantılı iş olanakları bulma konusunda fayda sağlayanların oranı %61. Bu arada çoğu kullanıcının (%61.83) –ki bunlar birkaç aydır sosyal medyayı kullanan kitle- sosyal medya marketing ile yeni iş/çözüm ortaklıkları kurdukları raporlanmış.
Bakıldığında, sosyal medya araçları içinde dört tanesinin yüksek oranda tercih edilip kullanıldığı görülüyor;
• En başta Twitter geliyor, kullanıcı oranı %86.
• Hemen ardından bloglar geliyor. Blog kullanım-izlenim oranı %79.
• Ardından Linkedin geliyor, %78.
• Dördüncü sırada %77 ile Facebook geliyor.
Youtube ve diğerleri de değişen oranlarda bu dörtlüyü takip ediyor. Bir diğer ilginç sonuçta, Youtube ya da benzeri video marketing araçlarını erkeklerin kadınlara oranla daha çok kullandığı... Oran 52.4’e 31.7.
Sosyal medya platformlarında haftalık harcanan saat oranlarına bakıldığında şöyle bir sonuç çıkıyor;
• Haftalık 20 saat ve üzerinde zaman harcanan platformların en başında Twitter geliyor. Diğer bir deyişle Twitter kullanıcılarının %99’u buna haftada 20 saatten fazla zaman ayırıyor.
• Hemen ardından Facebook geliyor; kullanıcıların %89’u facebook’a haftada 20 saatten fazla zaman ayırıyor.
• Linkedin kullanıcılarının ise %87’si haftanın 20 saatini bu platforma ayırıyor.
Kullanıcılara, hangi sosyal medya platformu hakkında daha fazla bilgiye sahip olmak isterdiniz diye sorulmuş. Yanıt, sosyal bookmarking siteleri yani insanlarin bookmarklarını, ziyaret ettikleri siteleri paylaştıkları (delicious.com, stumbleupon.com vb.) siteler. Küçük bir farkla hemen ardından Twitter geliyor. Kullanıcı detaylarına girecek olursak, küçük iş sahibi kesimin büyük kısmı, social bookmarking sitelerini daha iyi anlamaya odaklanmışlar. 40 yaş üzeri kitle ise Twitter’la ilgili daha fazla şey öğrenmeye odaklanmış.
Stelzner’e ekibine bu çalışma için teşekkürler. İsteyenler raporu yazılı ya da sesli video halinde şu adresten takip edebilirler. http://www.whitepapersource.com/socialmediamarketing/report.
880 kişilik katılımcı kitlesi hakkında biraz bilgi verelim, katılımcıların %70’i kendi işinin sahibi, freelance çalışan, uzman, danışman olarak çalışan, bireysel iş sahibi yani kısaca small business owner (küçük esnaf) olarak adlandırabileceğimiz bir kesimden oluşuyor. Takip eden %26’lık kitle, herhangi bir şirkette çalışan insanlar. Yaşlarına gelince; katılımcıların %78.1’i 30-59 yaş aralığında. Katılımcıların %56’sının bayan olduğunu da belirtelim.
İşte öne çıkan sonuçlar;
Sosyal medya pazarlamasını yüksek oranda (% 90+) 30-39 yaş grubu kitlesi kullanıyor.
İş sahibi insanlar çalışan insanlardan çok daha fazla sosyal medyayı kullanıyor.
İşleri için sosyal medyayı kullanan kullanıcıların büyük kısmı (%72) ya yeni kullanmaya başlamış ya da sadece birkaç aydır düzenli kullanıyor.
Kullanıcıların %64’ü haftada 5 saat ve üzerinde kullanıyor sosyal medyayı. Bir diğer ilginç veri; %9.6’lık bir kitlenin haftada 20 saatten fazla kullanıyor oluşu. Burada dikkat çekici nokta; kullanıcıların sosyal medyayı kullanım süresiyle orantılı olarak harcadıkları zamanın da artıyor oluşu. Örneğin sosyal medyayı yeni kullanmaya başlayanlar bu işe haftada ortalama iki saat ayırırken bir yıl ya da daha uzun süredir kullananlar haftada 20 saatten fazla zamanlarını bu işe ayırıyor.
Sosyal medya pazarlamayı kullananların büyük kısmını (%44.8) 30-39 yaş grubu insanlar oluşturuyor.
Bu işin avantajlarına gelince... İş için yeni açılımlar doğurması en başta gelen fayda olarak gösterilmiş. %81’lik kesim harcadıkları eforun karşılığını işlerinde yeni açılımlar olarak gördüklerini söylemiş. %61’lik bir kesim sosyal medyanın faydası olarak trafiklerinde/üyelerinde artışı göstermiş. Burada beklenmedik sonuç; önemli bir kitlenin –ki %52’lik bir kitledir bu, arama sonuçlarındaki yükselişlerini fayda olarak raporlamaları olmuş.
Harcanan zaman karşılığında (bir yıl ya da daha uzun zamandır sosyal medyayı kullananların) işleriyle yakın-bağlantılı iş olanakları bulma konusunda fayda sağlayanların oranı %61. Bu arada çoğu kullanıcının (%61.83) –ki bunlar birkaç aydır sosyal medyayı kullanan kitle- sosyal medya marketing ile yeni iş/çözüm ortaklıkları kurdukları raporlanmış.
Bakıldığında, sosyal medya araçları içinde dört tanesinin yüksek oranda tercih edilip kullanıldığı görülüyor;
• En başta Twitter geliyor, kullanıcı oranı %86.
• Hemen ardından bloglar geliyor. Blog kullanım-izlenim oranı %79.
• Ardından Linkedin geliyor, %78.
• Dördüncü sırada %77 ile Facebook geliyor.
Youtube ve diğerleri de değişen oranlarda bu dörtlüyü takip ediyor. Bir diğer ilginç sonuçta, Youtube ya da benzeri video marketing araçlarını erkeklerin kadınlara oranla daha çok kullandığı... Oran 52.4’e 31.7.
Sosyal medya platformlarında haftalık harcanan saat oranlarına bakıldığında şöyle bir sonuç çıkıyor;
• Haftalık 20 saat ve üzerinde zaman harcanan platformların en başında Twitter geliyor. Diğer bir deyişle Twitter kullanıcılarının %99’u buna haftada 20 saatten fazla zaman ayırıyor.
• Hemen ardından Facebook geliyor; kullanıcıların %89’u facebook’a haftada 20 saatten fazla zaman ayırıyor.
• Linkedin kullanıcılarının ise %87’si haftanın 20 saatini bu platforma ayırıyor.
Kullanıcılara, hangi sosyal medya platformu hakkında daha fazla bilgiye sahip olmak isterdiniz diye sorulmuş. Yanıt, sosyal bookmarking siteleri yani insanlarin bookmarklarını, ziyaret ettikleri siteleri paylaştıkları (delicious.com, stumbleupon.com vb.) siteler. Küçük bir farkla hemen ardından Twitter geliyor. Kullanıcı detaylarına girecek olursak, küçük iş sahibi kesimin büyük kısmı, social bookmarking sitelerini daha iyi anlamaya odaklanmışlar. 40 yaş üzeri kitle ise Twitter’la ilgili daha fazla şey öğrenmeye odaklanmış.
Stelzner’e ekibine bu çalışma için teşekkürler. İsteyenler raporu yazılı ya da sesli video halinde şu adresten takip edebilirler. http://www.whitepapersource.com/socialmediamarketing/report.
Comments