Skip to main content

Grip Savaşından Sıcak Haberler

Grip savaşından sıcak haberlerle tekrar karşınızdayız. Ne yazık ki haberler pek iç açıcı değil. Dün akşam vücudumuza bakteriler tarafından başlatılan hain saldırı sürüyor. Az önce aldığımız bir habere göre, ortakulak düşman tarafından ele geçirilmiş durumda. Durum şu an hiç de açıcı değil ne yazık ki. Az önce ortakulağın koridordlarında verdiğimiz kahramanca mücadeleyi kaybettik. Pek çok cesur antikor, bu direnişte yaşamını yitirdi.

Dün akşama dönecek olursak, hain mikrop birlikleri tarafından kulağımıza yönelik başlatılan ani ve habersiz saldırıda, bir süre sonra sağ yanağımıza, çene ve diş etlerimize de yönelerek korkunç bir istilaya dönüştü. Sonunda yüzümüzün sağ kısmını ele geçirdiler.


Acı dayanılır gibi değil. Ağrı tüm benliğimizi sarmış durumda. Yurtta genel alarm ilan edildi. Sokağa çıkma yasağı dün akşam 21.00’dan itibaren başladı. Bakterilerin fırtına birlikleri adlarına yakışır şekilde hareket ederek sabah dek tüm savunma noktalarımızı biiiir bir ele geçiridiler.

Yardım birlikleri ancak sabah yetişebildi. Vitamin ve antibiyotiklerle desteklenmiş antikor birlikleri işgal edilen bölgelere ulaştıklarında gördükleri manzara karşısında tam bir şok yaşadılar. Bu bir savaş değil resmen katliamdı. Sayısız antikor, makrof, keratin ve savunma hücresi dün geceden sabaha kadar yokedilmişti.

Devlet başkanı Murat müttefiklerle sürekli temas halinde ve onlardan gelen desteklerle acil bir savunma planı üzerinde vargücüyle uğraşıyor. Murat bugün öğleden sonra radyo’dan halka seslenerek şöyle dedi;

“Bu vücudun kahraman organları! Savaş daha bitmedi. Bu saldırı hain ve alçakca bir saldırıdır. Özgürlüğün ve demokrasinin en büyük savunucusu olan bu vücut, bu hain saldırılara asla teslim olmayacaktır.

Geçmişte de bize defalarca saldıran mikroplar olmuştu ama bizler her seferinde, cesaret, kararlılık ve inatçılığımızla onları yenmeyi başardık. Ey Murat vücudunun organizma ve mikroorganizmaları! Umudunuzu yitirmeyin. Çünkü aynı kararlılık ve cesaretle birkez daha bu hastalıktan galip çıkacağız.”

Comments

Popular posts from this blog

KitKat Japonya’da Neden Bir Numara?

KitKat Japonya’da piyasaya sürüldüğünde Japonlar hemen birşey farketti; “Kitto Katsu”  Japonlar ya da genel olarak Uzakdoğu toplumları uğur, uğursuzluk, lanet konularında hassaslar. Örneğin “4” sayısı. Herhalde Asya kültüründeki en talihsiz sayı 4 . Okunuşu, “si” şeklindedir ve “ölüm” anlamına gelen “şı”ya benzer. Bunun yanında “8” (hachi) sayısı, zenginlik, servet anlamına gelen Çince sözcüğe benzerliğinden dolayı Asya kültürü’nde en sevilen sayıdır . Pekin Yaz Olimpiyatları’nın açılış tarihini hatırlayan var mı? Söyleyelim; 08.08.08 ’de saat tam 08.08.08 ’de. Bu işin avantajları da yok değil. Örneğin Nestle ’nin KitKat çikolatası’nın Japonya’da en çok tercih edilen çikolatalardan biri olduğunu biliyor muydunuz? Bunun nedeni, çikolatanın isminden dolayı uğur getirdiğine inanılması. KitKat Japonya’da piyasaya sürüldüğünde insanlar hemen birşey farketti. Çikolata’nın ismi “Daima kazan!” anlamına gelen Japonca “Kitto Katsu” sözcüğüne benziyordu. Zamanla öğrenciler arasında,

Nasuh Mahruki Ne Demek?

Nasuh Mahruki’yi herkes az çok tanır; ünlü dağcımız, doğa sporları uzmanı ve AKUT’un kurucusu. Geçen gün İKÜ Önder Öztunalı salonunda bir seminer verdi Mahruki. Semineri İKÜ Etkili İletişim Kulübü oranize etti. Caner, Ecem ve Recep’i kutluyorum, bu kulüp harika iş çıkarıyor. Bunun faydasını ileride görecekler.  Mahruki yeni çıkan kitabını (Kendi Everestinize Tırmanın) da anlattı seminerde, hatta seminerin içeriği de büyük oranda  kitaptandı sanırım. Peki ne anlattı Mahruki? …Şeeey güzel bir soru, çünkü not alsam bile bazı yerlerde anlamakta zorlandım. Mahruki iyi bir dağcı olabilir ama iyi bir anlatıcı olmadığı kesin. Salondaki gençlerin gözlerinin kapanmasını engelleyen yegane şey Mahruki’nin ünü ve sunumunda yer alan dağda bayırda çekilmiş gerçek aktüel görüntülerden oluşan videolardı. Hitabet konusunda çalışması gerek. Şöyle bir etrafıma bakındığımda salonu dolduran gençlerden not tutan kimse göremedim. Herkes sadece izledi. Oysa arada not da alsalar ne güzel olurdu değil mi

Corona En Güzel Nasıl İçilir? - How to Drink Corona?

Corona, bizde pek yaygın tüketilmese de dünya çapında epey hayranı olan bir bira markası. Corona’nın bu kadar sevilen ve ünlü olmasının sebeplerinden biri de içim şekli. Corona is a beer brand that has many fans around the world, although it is not widely consumed in our country. One of the reasons why Corona is so popular and famous is the way I drink. Corona, sıkılıp şişenin ağzından içine tıkılan bir parça limonla içilen; yani böyle bir içme ritüeli olan bir bira. Elbette normal de içebilirsiniz ama Corona’yı Corona yapan onun böyle içiliyor olması.  Corona, a piece of lemon that is squeezed and clicked from the mouth of the bottle; that is, a beer with such a drinking ritual. Of course, you can also drink normally, but that's what makes Corona Corona so. Peki bu ritüel nereden geliyor? Bu, Latin kültürüne özel, biranın tadını güzelleştirdiğine inanılan bir ritüel olup, dünyaya böyle yayılmış olabilir mi? So where does this ritual come from? This is a ritual specia